İşte bunlar hep baba zihniyeti!!!

Kafa dergisi okumayı seviyorum. Her ayın ilk günü alıyorum, ince belli bardağımda çayım önce bir heves hızlıca okuyorum. Aslında bir ön inceleme bu, hangi yazıyı ne zaman okusam gibi. Neyse konumuzu dağıtmayalım, Mayıs ayı sayısını okurken gözüme şu alıntı takıldı. Aslında gözümden çok aklıma;

Bazen insanın yozlaşmasının tek nedeni, belli bir alanda iktidar sahibi olmasıdır. Alanın büyüklüğü önemli değildir burada. Öyle bir alan olmayabilir. Sadece kafasının içindeki bir kuruntu olabilir.

Bir zamandır düşündüğüm bir çok fikirle örtüştüğü için çok takıldı aklıma bu sözler. Düşündükçe çok daha mantıklı geldi ve hak verdim.
Biraz önce kağıda eğrik büğrük çizgiler çizmiş bir çocuğun “ne kadar mükemmel” bir çocuk olduğunu anlatan bir instagram postuna bakmıştım.
Dergimi okuduğum parkta, hemen önümde topu yuvarladığı için övgüler alan bir bebek vardı.
Dün bir market poşetini kaldırdığı için “aferim erkek oğluma” diyen bir baba.
Ve tabi tüm bu “mikemmel” çocukları yetiştiren biz eşsiz ebeveynler.

Dünyada kavanoz açmayı beceren tek çocuk bizde olduğu için bunu kutlama ve paylaşma hakkını kendimizde gördüğümüz biz muhteşem ötesi, fevkaladenin fevkinin bir tık üstü biz anne-babalar.

Şüphesiz hepimizin çocuğu çok değerli, özel ve hatta mükemmel fakat bunun bize zarar vermeyecek bir sınırı olması lazım.

Bir arkadaşımın kızı, büyük kızım Lara ile arası 3 ay. Çocukların yeni yeni konuştuğu dönemler, klasik anne-babalar birbirine sorar “konuştu mu sizin çocuk?”. Bizde böyle bir sohbetin ortasındayız, arkadaşım bizim kız başladı konuşmaya fakat biraz farklı dedi.
Ne gibi dedim.
Mesela Suya “habuga” , Anneye “ıgıbık”, oyuncağa iyuğgubi” diyor dedi.
Şaka yaptığını düşünerek beklediğimde ciddi olduğunu görünce; bizim kızımız da aynı fakat biz konuşamıyor diyoruz demeden de edemedim.

Aslında bu ve bunun gibi örneklerle görüyoruz ki; bizlerde bir şekilde ve bu tip davranışlarla ebevenlik alanında kendimize iktidar bölgeleri oluşturuyoruz. Çocuklara ise iktidar bölgesi oluşturması için fırsat verme noktasına gelmeden hazır iktidarlara oturtuyoruz. Bir nevi onları iktidarlarına ikna ediyoruz. Ebeveynler içinde bu iktidar söz konusu, ve hatta çoğu zaman bir politikacı hırsıyla “tek başına” iktidar olma hırsı var. Anne ve/veya Baba mutlak hatalıdır.
“İşte bunlar hep baba zihniyeti!!!”

Düşünsenize, mikemmel çocuğumuz kavanozu açıyor, kendisi ne yaptığını anlamaya çalışırken biz aslında ne yapmadığına ikna ediyoruz çocuğu. Ulaşamadığı bir noktaya kaldırıp “vaaaay nasıl uzandın ama”, açamadığı kapakları çaktırmadan açıp ” vaaaay nasıl güçlü ama” gibi şişirilmiş iktidar alanları ve mevkileri sunuyoruz.

Peki sonuç;

O kadar güçlü bir iktidar hatalı olabilir mi? Kendinde hata bulan ikridar olur mu?
“Çocuklar doyumsuz”

Leave a comment